Türkiye’nin bu gelişmeden rahatsız olmasının iki nedeni var. 1982 BM Deniz Hukuku Sözleşmesi’nin 123. maddesi, kapalı ya da yarı kapalı denizlerde kıyıdaş devletler arasında çevre konuları dahil iş birliğini öngörüyor. Yunanistan, bu konuda Türkiye ile bir istişare yapmıyor ve iş birliği içinde bulunmuyor. İkincisi, Ege Denizi’nde egemenliği açık olarak Yunanistan’a bırakılmayan birçok adacık ve coğrafi formasyon bulunuyor. Bu tartışmalı coğrafi formasyonlardan bazıları Türkiye’nin Ege Denizi sahillerine çok yakın. Uluslararası hukuktaki ada tanımı kapsamında olan bu kayalıkların her birinin kara suları da bulunuyor. Adalar üzerindeki egemenlik tartışması, aynı zamanda bu adacıkların etrafındaki kara sularının kime ait olduğu sorununu da beraberinde getiriyor. Kara suları sorunu henüz çözülmemiş olduğu bir ortamda Yunanistan’ın deniz parkı ilan etme girişimi, Türkiye açısından bir hak ihlali girişimi olarak görülüyor.
Related Posts
İzmir Aliağa’ya Denizcilik Uygulama Merkezi kuruluyor
- Seher Alp
- 27 Kasım 2024
- 2 min
- 0
İzmir Aliağa Belediyesi ile İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi arasında geçtiğimiz yıl aralık ayında imzalanan, Aliağa’ya…
CHP’li Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül ve DEM Partili Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak’a hapis cezası
- Seher Alp
- 27 Kasım 2024
- 2 min
- 0
DEM Partili Tunceli Belediye Başkanı Cevdet Konak ile CHP’li Ovacık Belediye Başkanı Mustafa Sarıgül'e, yargılandıkları…
İklim krizinde korkutucu tahmin: 30 Milyon insan ölebilir
- Seher Alp
- 26 Kasım 2024
- 3 min
- 0
Bilim insanları, iklim değişikliği ve hava kirliliği nedeniyle 2100 yılına kadar 30 milyon insanın hayatını…